Tıp alanında yapılan araştırmalar, iç iletişimin sağlığı etkilediğini göstermektedir.

Herhangi bir hastalığın bizi etkileme derecesi, hayatımızı ve kendimizi nasıl algıladığımıza bağlıdır. kendimizin değerli ve iyi olduğunu hissediyorsak, umduğumuzdan daha sağlıklı oluruz.

Bugün artık çokbilmiş doktorun yerini iyileşme sürecinin katılımcısı doktor almıştır. artık tıpta teknik beceri kadar, sağlıklı iletişim kurabilme, etkili dinleme ve empati becerisi de önem kazanmaktadır. En önemlisi de kişinin kendisiyle iyi konuşması ve etkili iletişim kurmasıdır.

Bu eserde, iç iletişimden ola çıkılarak, insan sağlığının iyileşmesine katkıda bulunulmaya çalışılmıştır.

Bir kitap, sağlıkla ilgili her şeyi yapamaz, ama sağlık konusunda insanların dikkatini çekebilir ve özellikle kendileriyle olumlu konuşma yapmaları konusunda onları uyarabilir.
Eserde insanları tedavi etmek gibi bir amaç güdülmemiştir. Amaç, kişinin sağlığını geliştirme yoluna aktif katılımını sağlamaktır.

Hastalıktan kurtulmak isteyen kişi, kendini tedavi sürecinin bir parçası haline getirmek zorundadır. bu bağlamda iç iletişim önem kazanıyor.

Sağlıklı kişi, daha sağlıklı olmak için çaba serf eden bir kimsedir.
İç iletişimde amaç, insanın kendisini tanıması ve kendisiyle barışık olmasıdır. Bireyin kendisiyle barışıklığı, aynı zamanda kişinin çevresi ve evrenle barışık olmasıyla sonuçlanır.

Eserde şu hususlarda farklılık uyandırılmaya çalışılmıştır:

- Kendimizle konuşma şeklimiz sağlığımızı etkiler.
- Kendinize verdiğiniz değeri yükselterek bağışıklık sisteminizi güçlendirebiliriz.
- Bağışıklık sistemimiz iç diyalogumuza dikkat eder ve ona öre çalışır.
- Hastalık düşünmek hastalık doğurur.