Omri, iç içe koyduğu kutuları bulana kadar sandığın içine titreyen elleriyle didik didik etti. Onları bulunca çıkardı, sandığın kapağını kapattı, üstüne kutuları koydu. Büyük bir ciddiyetle en büyük kutunun ipini çözdü, açıp içindeki kutuyu çıkardı, sonra da ötekini. Sonuncu kutuda, özenle pamuklara sarılmış kahverengi midilli, Kızılderili bir savaşçı, bir de el giysili Kızılderili kızdan oluşan üçlü, olduğu gibi duruyordu. Savaşçı, sol elini veda edercesine havaya kaldırmıştı, öbür eli de kızın beline sarılı olarak dizginleri tutuyordu. Kızın uzun, kahverengi bacakları atın iki yanından sarkıyordu, elleriyse atın yelelerine gömülüydü. At, bir tehlike sezmişçesine başını dikleştirmiş, ayaklarını germişti. Omri, gözlerini elindeki küçük şeylere dikmiş bakarken ürperdiğini hissetti.

Omri´nin Serüvenleri devam ediyor. Doğum gününde kendisine hediye olarak verilen plastik Kızılderili canlanınca yaşamı değişen Omri, kendisini zaman ötesi bir serüvenin içinde bulmuştu. Bu kitapta da Omri, canlanan oyuncaklarıyla birlikte sizlere yine heyecanlı anlar yaşatacak.
(Arka Kapak)